11 Nisan 2016

Affetmek = Duygusal Unutma


Affetmek üzerine yazı yazsaydım herhalde böyle birşey yazardım...

**

Başkalarını affettiğimizde biz özgürleşiriz.

Nefret yaşamdan zevk almamızı, insanların güzel yanlarını görmemizi engeller Hiç kimse saf iyi ya da saf kötü değildir Salt kötülükleri görmek bir süre sonra şüphe, depresyon ve umutsuzluk denizinde boğar insanı.

Nefret dolu bir yaşam, mutsuz bir yaşamdır Affetmek insanı derinleştirir.

Affetmek için, insanın ruhsal ve zihinsel olarak kendisini hazır hissetmesi gerekir. Çünkü affetmek bir seçimdir.

Kimsenin zorlamasıyla affetmek mümkün değildir Affetmek bir süreçtir.

Birdenbire affedişler bile bir sürecin ürünüdür.

Affetmeyi seçtiğinizde kimse size borçlanmayacaktır. Yani koşullu affetme yoktur. Diğer insanın da sizi affetmesini, değişmesini veya sizin istediğiniz gibi olmasını beklemeyin.

Affetmek bir seçimdir. Amacı sizin rahatlamanızdır, sizin özgürleşmenizdir. Nefret duyduğunuz kişinin yaşıyor ya da ölmüş olması sizin affetme sürecinde duyduğunuz acıların yoğunluğunda bir farklılık yaratmayacaktır. O acılar sizin acılarınız.

Affetmek kolay değildir. Fakat özgürleşmek için gereklidir. Çoğu insan affetmenin nefret ettiği kişiyi suçsuz ya da haklı bulduğu anlamına geleceğini sanır.

Oysa affetmek, geçmişteki anıların boyunduruğundan kurtulmak, yaşamımızı kontrol altında tutmasına son vermek demektir.

Affetmek, o kişiyi sevmek değil.

Affetmek, o kişiyle konuşmak zorunda olmak değil.

Affetmek, o kişiyle ilişkiyi sürdürmek değil.

Affetmek, o kişinin beklentileri doğrultusunda davranmak değil.

Affetmek, o kişiyi kucaklamak değil.

Affetmek, o kişiyi suçsuz bulmak değil.

Affetmek, o kişiyi haklı bulmak değil.

Affetmek, o kişinin verdiği zararları telafi etmek için çaba göstermemek değil.

Affetmek kırgınlığın, küskünlüğün, nefretin hapishanesinden özgürlüğe kavuşmaktır.

Affetmek artık acıyı hissetmemektir Yapılanları zihinsel olarak unutmak zaten mümkün değildir.

“Duygusal unutma” affetmenin diğer adıdır.

* Alıntı

Kaynak buradan, foto buradan



DEVAMINI OKU

5 Nisan 2016

Bambina 14 Aylık

Bambinonun 14 aylık yazısı burada.

Bambina ile günler çok keyifli geçiyor.

Acaip eğlenceli bir tip Bambina, gülmesini, keyif almasını çok iyi biliyor..

Korkusuz. Parka götürünce kaydıraklara ters tırmanmaya çalışıyor, üstelik de kimseden görmediği halde yapıyor bunu. Çok uzun zaman kaydırağa ters tırmanıp kendi kendine kaymaya çalışıyor. Düşünce gülüyor, kalkıp devam ediyor :)

Gezmeye bayılıyor. Araba yolcuklarını pek sevmiyor, 20 dk dan sonra mızırdanmaya başlıyor ama değişik bir yere gidince başlıyor keşfetmeye.

Yürüyor, hatta son günlerde ayaktayken basamakları inme ve çıkma çalışmalarına başladı (dört ayak üstünde yapıyordu zaten).

Konuşma kısmı pek yok.. Tek söylediği "ba ba ba ba..." Herşeye "ba ba ba.." diye karşılık veriyor, bunu söylerken çok ciddi bir şekilde sohbet ettiğini düşünüyor ve cevap bekliyor bizden :)) Söylediği bu tek heceye evde en çok sevinen ise şüphesi kojo :)) Her "ba-ba" deyişinde mest oluyor adam :))))

Herşeyi parmağı ile işaret edip adını söylememizi ya da var ise şarkısını söylememizi istiyor. Kardan adam görünce ékardan adam yapalım/burnuna hav uç takalım/üşüyor bu havada/boynuna atkı saralım" şarkısını mutlaka duymak istiyor. Duyamazsa sinirleniyor.

Sinirleniyor deyince.. Bambinanın cazgır bir tarafı var. Genelde abisine karşı kendini koruma konusunda kullanıyor bu yönünü. Ya abisini ısırıyor ya da eliyle şaplak atıyor yüzüne filan.. Abisi de az değil, onu düşürüyor, itekliyor, yastıkların arasına sıkıştırıyor, çelme takıyor eğer dediğini yapmaz ise.. Geçinip gidiyorlar işte :P

Getir-götür işlerinde çok başarılı Bambina. "Al bunu babana götür" diyorum, hemen götürüyor. Görev adamı :) Bambino da öyleydi bu zamanlarda.

Kitap okutmayı, kitap dinlemeyi çok seviyor. Favori kitapları var. Sağolsun kızı olan arkadaşlardan kitaplar geldi, yoksa kızın tüm kitapları abisinden kalan inşaat ya da arabalarla ilgili kitaplar :)

Müzik dinlemeyi, dans etmeyi seviyor. Babasıyla bunu yaptıkları özel zamanları var. Projeksiyonu açıyorlar, takılıyorlar baba-kız.

Babayı görmeden uyursa çok üzülüyor Bambina. Baba eve geldiğinde bir çığlık atıyor ki sormayın! Zaten o ana kadar pili biten ben kızı babasına teslim ediyorum ve baba-kız arasına girmiyorum :)

Bambina fıtrat itibariyle neşeli bir tip. Kendi kendine eğlenebiliyor. Kurduğu oyunlara bizi de dahil ediyor bazen, bizim de keyfimizi yerine getiriyor. Bu Bambina bambaşka wallahi!

Damak zevki değişik biraz. Zaten alerji nedeniyle süt ve yumurta yemiyor. Sebze seviyor, meyve ve balık da. İştahı da güzel çok şükür.

10 gündür müthiş bir öksürük var Bambinada. Abisi okuldan mı getirdi nedir anlamadık, kusacak kadar olana dek öksürüyor derinden derinden. Akut bir enfeksiyon. Gece daha yoğun oluyor ve uykusunu bölüp tekrar uyumasını engelliyor. Uykusuz gecelere devam yani..

Günde 2 uyku uyuyor ama bazen tek uyku uyuduğu da oluyor.

Toka taktırıyor bazen kafasına. Bazı eşyalarını pek seviyor. Pembe renge yatkınlığı var. Biz yapmadık inanın, içinden öyle geliyor. Çok ilginç, değil mi?

İyi ki varsın minnoşum, seni çok seviyoruz..
DEVAMINI OKU

4 Nisan 2016

Bambino 66 Aylık - 5,5 Yaşında

"Anne, sen iyisi ben seninle evleneyim, babam da Bambina ile evlensin. Böylece ayrılmamış oluruz."

"Evlenince senden ayrı bir yerde yaşamak zorunda mıyım?"

"Ben kimin babası olacağım peki?"

"Çocuğumun annesi kim olacak?"

"Sen Bambinanın çocuğunun anneannesi, benim çocuğumun babannesi olacaksın."

"Hep Bambinaya sarılıyorsun, biraz da bana sarıl"

"Bambinayı aldığın gibi beni de ayaktayken kucağına alır mısın?"

"Biraz da bana doğru dön anne yatarken, hep Bambinaya dönüyorsun"

"Anne benimle eve gelir misin, babam kalsın parkta Bambinayla?"

"Anne beraber lego oynayalım mı? Tek başıma oynamak istemiyorum"

"Dişimi çok kısa fırçalasak olur mu?"

"Çok canım çekiyor ekmeklerden, kaldırın lütfen!" (Alerjisi nedeniyle yiyemiyor)

"Ama şimdi de peynir canım çektiiiiii!"

"Şimdi de xxx canım çekiyoooooor!" (Bitmez bu muhabbet)

"Jimnastik yapmak istiyorum ama evde, kursa gitmem ben"

"Biliyor musunuz, Batman'in şusu varmış, Süperman de böyle böyleymiş. Okulda A.D. söyledi"

"A.D. şuralara gitmiş, şunları çok seviyormuş, en çok şunu yermiş..."  A.D. aşağı, A.D. yukarı, A.D. şöyle yaptı, A.D. böyle dedi. En iyisini A.D. bilir....

"Anne, A.D. bana iyi davranmadı. Canımı acıttı ve sonra hiç gelip birşey söylemedi." ("Değer verildiğin kadar değer vermelisin o halde" diyoruz ama nafile! Herşeye rağmen çok seviyor onu. Vazgeçemiyor. Kafasını çarpa çarpa öğrenecek ve biz bu konuda hiç bir şey yapamayacağız... Kabullendim bunu.. )

"3 saatlik araba yolculuğu çok uzun. Lütfen bundan sonra 1 saatten fazla uzun yerlere uçakla gidelim." (İstanbul'dan Edirne'ye giderken yolda söylüyor bunu) (Evet, Edirne'ye gittik ama yazacak ortam olmadı)

"Anne lego kamyonum güzel mi?"

"Anne lego polis arabam güzel mi?"

"Anne lego kutup oyuncağım güzel mi?"

"Lego oynayalım. Şimdi önce kuralları söylüyorum. Sen şunu yapacaksın, şöyle diyeceksin, sonra ben şunu diyeceğim, şöyle olacak... [Tüm oyunu göstererek oynadı bunları anlatırken]... Ve oyun orada bitecek, tamam mı?.. Haydi şimdi başlayalım!"

"İngilizce öğretmenimiz Yunanistan'a geri dönmeye karar verdi. Cuma günü çemberde anlattı. Kalbim çok kırıldı."

"Öğretmenimi çok özlüyorum. Keşke gitmeseydi."

"Bambinaya greyfurtumdan bir parça bile vermem. Verecekseniz bana yeni greyfurt soyun."

"İstediğin kadar konuş, hayatta o spreyi burnuma sıktırmam."

"Saçlarımın bu halini ben de beğenmiyorum, baba beni berbere götürür müsün? Bu akşam gidelim hemen."

"Şimdi şöyle yapacağız: Anne sen Bambinayla evde kal. Ben babamla kursa gideyim. Oradan çıkınca da gezeriz."

"Şu lego ne kadar güzel değil mi? Keşke benim olsaydı. Alın demiyorum, tamam"




DEVAMINI OKU

SOSYAL AĞLAR


İZLEYENLER

Blog Arşivi

HER GÜN MUTLAKA

NE ARADINIZ, YARDIMCI OLALIM?

Kişisel Blog

Copyright © Benden ve Bizden | Powered by Blogger
Design by Lizard Themes | Blogger Theme by Lasantha - PremiumBloggerTemplates.com